Ünal, çocuğun yalnızca Türkçe konuşabildiğinin fark edilmesi üzerine Türk asıllı polislerle görüştürüldüğünü öğrendiklerini bunun üzerine hangi toplumsal hizmet merkezinde olduğunu araştırdıklarını söyledi.

BBC Türkçe’ye bilgi veren kaynaklar, Türkiye’den geldiğini belirten çocuğun büyük olasılıkla Suriye asıllı olabileceğini aktardı.

Kaynaklar, çocuğun anne ve babasının Türkiye’de olduğunu söylemesi ve yalnızca Türkçe konuşuyor olması nedeniyle polis tarafından Türk vatandaşı sanıldığını vurguladı.

Hollanda’nın güneyindeki Maastricht kentinde geçen Pazartesi akşamı yalnız halde bulunan çocukla ilgili gelişme, polisin Instagram hesabından “Büyük kentte tek başına” başlığıyla duyurulmuştu.

Maastricht polisinin paylaşımında, Türkçe konuşan ve hiç Hollandaca bilmeyen çocuğun, Türkiye kökenli bir polisle sohbet ettiği belirtilerek, şunlara yer verilmişti:

“Türkiye’den geldiğini anlatan çocuk, anne ve babasının ülkelerinde olduğunu, ikisinin de 6 Şubat’taki zelzelede yaralandığını söyledi.”

Karakolda yemek ve dondurma ikram edilen çocuk, daha sonra toplumsal hizmet uzmanlarına teslim edilerek, bir sığınma merkezine gönderilmişti.

Türkiye’nin Lahey Büyükelçiliği, mevzunun aydınlatılması için Hollanda Dışişleri Bakanlığı ve emniyet makamları nezdinde teşebbüs başlatmıştı.

Deprem bölgesinde Çocuk hakları alanında çalışan gönüllülerden oluşan Afet-Çocuk Sivil Uyum Ekibi’nden Hatice Kapusuz, Hollanda’da yalnız başına bulunan çocukla ilgili olarak insan kaçakçılığı telaşını lisana getirmişti.

Kapusuz, 5 yaşındaki bir çocuğun refakatçisi olmadan hava yoluyla Hollanda’ya gelmesinin mümkün olmadığını vurgulayarak, refakatçisi olmayan çocukların insan kaçakçılarının eline düşmesinden telaş ettiklerini vurgulamıştı.

Afet-Çocuk Sivil Uyum Ekibi’ne nazaran, afet bölgesinde kâfi kollayıcı siyasetler uygulanmadığı için, çocuklar açısından insan kaçakçılığı riski devam ediyor.